Şairler | Şiirler

Taranta-Babu`ya (Mektuplar-07)

Bilirim
beş altıyı geçmez
senin kafanın raflarında dizili
kapalı şişeler gibi sorgular...
Sen ki kapkara cahilsin
herhangi bir
hukuku düvel profesörü kadar..
Buna rağmen
sana sorsam
desem ki ben:
- «Keçilerimizin
kıvırcık uzun
tüyleri dökülüp,
iki başlı memelerinden
iki kol ışık gibi akan
sütleri kesilirse;
ve portakallarımız,
sönen birer güneş yavrusu gibi dallarında kuruyup,
kemik ayaklarıyla kıtlık,
yerli bir kral gibi geçerse toprağımızdan,
sen ne yaparsın? »
Bana dersin ki sen:
-«İlk ışıklarla ağarmağa başlıyan
yıldızlı bir gece gibi
damla damla kaybederim boyamı,
damla damla solarım...»
Bana dersin ki sen:
-«Bir Afrika kadınına bu sorulur mu hiç?
Kıtlık ölümdür bizim için bolluk sevinç...»

Fakat ne hikmettir ki TARANTA BABU
büsbütün tersine burda bu! .
Bir öyle şaşılası dünya ki burası,
bollukla ölüyor,
kıtlıkla yaşıyor.
Varoşlarda hasta, aç kurtlar gibi insanlar dolaşıyor
ambarlar kilitli
ambarlar buğdayla dolu..
Tezgâhlar
ipekli kumaşla dokuyabilir topraktan güneşe kadar giden yolu.
İnsanlar yalnayak insanlar çıplak...
Bir öyle şaşılası dünya ki burası,
balıklar kahve içerken
çocuklar süt bulamıyor.
İnsanları sözle besliyorlar,
domuzları patatesle...

Nazım Hikmet

 

Nazım Hikmet şiirleri

 

Populer Şairler