Şairler | Şiirler

Can`a Can Katmak

12 Yaşımdan bu yana, her yıl doğum günümde bana, kimin gönderdiği belli olmayan beyaz bir gardenya gelirdi. zerinde ne bir not ne de bir kart olurdu. Çaresiz bir şekilde çiçekçiyi aradığımda ise; ödemenin peşin yapıldığını söylerlerdi. Bir süre sonra, çiçeği gönderenin kimliğini öğrenme Çabalarımdan vazgeçtim. Yumuşacık, pembe kâğıtlara sarılmış sihirli bir görünüm sergileyen beyaz çiçeğin baş döndüren kokusunun ve güzelliğinin tadını çıkarmaya
başladım. Fakat, hiçbir zaman da gönderenin kim olduğu üzerine hayeller kurmaktan vazgeçmedim. En mutlu anlarım, kimliğini saklayan bu çok utangaç ama tuhaf, aynı zamanda heyecan verici ve harika insanın kim olduğunu düşünerek
geçti. Ergenlik dönemimde, çiçeği gönderenin beni çok seven ya da benim tanımadığım, ama bana hayran bir erkek olduğunu düşünmek çok zevkliydi. Annem genellikle benim bu hayallerime katkıda bulunurdu. Bana sık sık, bu kişinin
iyilik yaptığım ve teşekkürünü bu biçimde dile getirecek biri olup olmadığını sorardı. O zaman, bisikletime binerken, küçük çocuklarıyla alışverişten eli kolu dolu olarak evine gelen komşumuzu anımsardım. Çünkü, her zaman o
komşumuzun aldıklarını arabasından eve taşımasına yardım eder ya da çocukların yola fırlamalarını engellerdim. Çiçekleri gönderen, belki de caddenin karşısındaki evde oturan yaşlı adamdı. Kışın buz tutan merdivenlerden inerken düşmemesi için, posta kutusundaki mektuplarını posta kutusundan ben alır götürürdüm evine. Annem, gardenya konusunda hep hayal gücümü kullanmama yardım etmiştir. Çocuklarının hep yaratıcı olmalarını isterdi. Ayrıca, sadece kendisinin değil, tüm dünyanın bizi sevdiğini hissetmemizi isterdi. 17 Yaşına
geldiğimde bir erkek kalbimi kırdı. Beni telefonla son kez aradığı gece, uyuyana kadar ağladım. Ertesi sabah uyandığımda aynamın üzerine rujla yazılmış bir not buldum: Yarı-Tanrılar çekip gittiklerinde, gerçek Tanrılar ortaya
çıkarlar. Unutma!.` Emerson`ın bu sözleri hakkında uzun uzun düşündüm ve çektiğim acılar yok olana kadar da annemin yazdıklarını aynamdan silmedim. Cam siliciyi elime aldığımda annem gerçekten iyileştiğimi biliyordu artık. Fakat
elbette annemin iyileştiremeyeceği yaralar da aldım. Babam bir kalp krizinde öldü. Duyduğum üzüntü bir anda terkedilmişliğe, korkuya, güvensizliğe ve öfkeye dönüşmüştü? Yaşadığı büyük acı bile annemin duygularımı anlamasını engellememişti?. Çocuklarının kendilerini nasıl hissettikleri her zaman onun için çok önemli olmuştu. Bize, çirkinliklerde bile bir güzellik bulmayı öğretmişti. Annem çocuklarının kendilerini gardenya gibi görmelerini istemişti. Güzel, güçlü, mükemmel sihirli ve belki de biraz gizemli bir koku ile birlikte. Annem, ben 22 yaşıma geldiğimde öldü ve ben annemin ölümünden 10 gün sonra evlendim. Gardenyalar o yıldan sonra gelmez oldu


CANA CAN KATMAK NEDİR?

Bir Yürekte Cannn olabilir misiniz? O yüreğe Can Katabilir misiniz? Bir
Cannn`ımmm kelimesine o yürekte bin anlam katabilir misiniz? Gözlerde
ışıltılar, pırıltılar görebilir misiniz? Çalınmış Zamanları renk renk
yaşayabilir misiniz? Ellerin, gözlerdeki ışıltıların o yüreğin sıcaklığını
birebir yansıttığını algılayabilir/algılatabilir misiniz?Ya yüzlerce, binlerce
renklerin dışında renkler bilir misiniz? Can sesini duyduğunuzda yüreğinizde;
ürperti ve titreşimlerin getirdiği telaşın midenize vuruşunu bilir misiniz?
İmge`lerin tadını bilir misiniz? Ya kelimelerin, mimiklerin, ifadelerin
yetersiz kaldığını bilir misiniz? Dizlerinizin, omuzunuzun, göğsünüzün can
ateşini arayışını bilir misiniz? Avuçlarınızın; Can Çiçeğinin
ellerini,saçlarını, yüzünü özümleyişini bilir misiniz? Saçlarına, gözlerine,
burnuna, dudaklarına ve tenine dokunuşun hazını bilebilir misiniz?
Kalabalıklarda sessizlik şarkıları söylemeyi bilir misiniz? Ya ellerin dansını
bilebilir misiniz? Sıkıca sarmanın, yüreğe katmanın tadının haza dönüşümünü,
Onun dizlerinde, omuzlarında, sonsuza kadar kalmayı hatta yok olmayı
isteyebilir misiniz? Yani dostluğu+yüreği+ruhu+mantığı ve bedeni tek tek
sırayla yaşamayı, yudum yudum yüreğe katmayı bilebilir misiniz? Kim bilebilir!
kim bilebilir ki!.. kim yaşamış ve yaşatmıştır, kim algılatmış ve algılamıştır
ki, kimin gözleri acımıştır, kimin yüreği kanamıştır, kim deli yürek olmuştur,
kimin yüreğine yağmurlar yağmıştır/yağdırılmıştır ve kim bu `misiniz` leri
ve`kim`leri birebir yaşamsalına katmıştır ki :) İşte bütün bunları sadece ama
sadece CANA CAN KATANLAR bilir yani biz BİLİRİZ ve ben biliyorum Ya sen Cannn
ya senn ? (Ben de iyi bilirim Cannn) (Bilirsin Cannn çok iyi bilirsin :) Peki
siz BİLİR MİSİNİZ?

İbrahim Coşdu

 

İbrahim Coşdu şiirleri

 

Populer Şairler