ne zaman
ne zaman seni düşünsem
ne zaman bir eylül girse usuma
uzakta kalan
duyguya dair
vururum kar suyu yemiş
balık gibi kıyılara
uzanıverse bir el
sıkıverse bonumu
göğsümdeki kuşa
bir hançer saplayıverse
yeşermeden kururum
kaçak beraberliğimizintanığıdır
sokak ve caddeler
bana geldiğinin
tek tanığıdır
sevdiğinin gizliden
sen istedin çünkü
kaldıki
başlı başınayosun kokuyorsun sende
hala
hisset minik yüreğinde
bükme gün ışığına doymayan boynumu
saçların başka yerde
başkalarına savrulurken
sesiyle uyuduğun rüzgar
birleşince yalnızlıkla
özgürlüğün sıkar seni
ağrılı bulut gibiyiz
ha düştüm ha düşecek
ilk damlalar
tabiatta bizi köreltmeye başlamadan
vurmadan çizgileri yaşlanmışlığın kırışıklığı
şiirler yazılır bitimsiz doyumlarda
odaklaşır tutkular
ayrılık vakti geldiğinde
sirenler çalar
sorgular sürer
ama ben yılmam
ağlamam vurulunca
srsemlemişimya kokunla
üşüdüğümü hatırlıyorum yalnızca
başımı yastığıma koyunca
omuzunun sıcaklığı başımda
Yalnız Kurt
Yalnız Kurt şiirleri