Ölü
hah
hah hah hah hah
ha ha ha ha ha ha ha ha ha
dur... kaçma...
benim de gözlerim vardı bu boşluklarda
parça parça kurtların yediğine bakma
ne ateşli dudaklar değmişti dudaklarıma
komik mi? hah ha ha...
korkunç değil mi? korkunç...
hah
hah hah hah hah
bu mezar, iste bu benim yatağım
bunlar da kurtlar...
etlerimi yemek için sabırsızlanıyorlar
bu toprakları siz attınız üzerime
dun sizlerleydim daha caddelerde
bugün ölülerle...
yooo, yooo, yooo, yooo,
ben olu değilim
yoo, yoo, yoo, yo, yo, yo, yo,
hayır, hayır, hayır, hayır
istemiyorum bu sandığı
ne olur bu kadar ağır betonlarla kapatmayın üzerimi
dayanamam
yoo, yoo, yoo, ne olur kıymayın bana
26 şubat 1961
dağ gibi ateşler yakıyorlar geceleri
gölgeler oynaşıyorlar
mezar taşları mı ne?
yoksa onlar mi?
ben elli altıncı parselden kaçtım buraya
ordan, sizin gömdüğünüz yerden
hah, ha, ha, ha, hah, hah, ha, ha, ha, ha
kurtlar aç kaldı, simdi çukurda
zavallı kurtlar.
yine birini yakıyor olmalılar, bakin... bakin...
çığlıklar... çığlıklar... çığlıklar...
bizimkilerin çığlıkları, ölülerin...
hah ha hah hah ha ha ha ha hah ha ha ha ha
dedim size biri yanıyor yine
bir eğlence var
birazdan bu çığlıklar benim için atılacak
sahi ben, ben nereden geldim buraya?
butun duaları unuttum...
peki siz siz kimsiniz? ya bu aydınlık?
bu toz toprak, bu çiçek kuruları üzerimde...
su yara, su başımdaki...
sahi, sandukamı çakarken kafatasıma saplanmıştı çivileri.
acemi mezarcılar...
ama benim başım acımazki, ben ölmem ki... hah hah ha ha ha ha
bu gün tam kırkıncı günüm,
didik didik etti kurtlar ellerimi
dokunsanız ellerinizde kalacak
gözlerim, burnum, dudaklarım...
dişlerim koptu yerlerinden.
ben toprağım, ben kemiğim, ben kurdum,
ha ha ha ha ha ha ha ha ha ha
ben oluyum.
yılanlar dövüşüyor mezarımda kurtlarla kimil kimil
etim çok semiz olmalı...
yoksa dudaklarımı mi paylaşamıyorlar?
ne dersiniz? bir zamanlar kadınlarda paylaşamazdı da
bir kış günü yatırdılar beni buraya
hepiniz kalın giyinmiştiniz.
ama ben çırılçıplaktım
ne komik değil mi?
çırılçıplak...
ha ha ha ha ha ha ha
kefen dahi giydiremediler üstüme
param yoktu ki...
tüm adabını öğrendim yer altının
tüm törelerini,
alıştım da.
etlerim parçalanıp düştükçe toprağa
daha da alışıyordum.
ama geceleri korkuyorum yalnızlıktan
yalnızlıktan korkuyorum... oooooooh hah hah ha ha ha ha ha ha
onun için beyaz beyaz geziniyorum rüyalarınızda ara sıra
korkuyorum... korkuyorum... korkuyorum...
ne olur beni de alin, beni de alin, beni de alin
geceleri aranıza.
Ergun Evren
Ergun Evren şiirleri