Sütyolu
küçük bir kızım henüz onüç
sizin beni ağlatmanız pek güç
geceyi kısaltırım kışın bile usluyum hem
uyuyun efendim ben hiç rüya görmem
gündüzü doldururum elim hamarat
vakitsiz özlemem annemi olun rahat
hep gülün hep oynaşın ne aç kalırım ne çıplak
her yerde bulunur bir kaç yaprak terkedilmiş başak
küçük bir kızım söylenmem böyle kendimle gülünç
başkadından öğrenmek pek güç
ıslanmasın diye devletim yıkamam içimin çamaşırlarını
kirlenmem yine de çünkü hiç bakmam kapıdan dışarı
getirdikçe kahya güzel erzağı donatırım sofranızı
işim var iştahım doygun siz çoğaltın varlığınızı
hanım kız süslenirken çatlayan aynaları
siler süpürürüm gözüme dikerim parçaları
konuklar yakınlar gelenler kalanlar ne de çok hamfendi
aman üzülmeyin yetişir yetiştiririm beceririm ayak altından çekilmeyi
konuş büyüdün de artık bana kalfa
yoksa dönemem köyüm çok uzakta
öldüğünde küçükbey okul yolunda
karar verdim yol yok yola çıkmaktan başka
yerleştiğimde annemin rahmine yürünecek bir yol vardı
çıktığımda yeryüzüne beni yürüten bir meme vardı
sizinki ne o bile bitti de burdayım sütün beni getirdiği yerde
gidersem gücenmeyin bulmalıyım çağırıyor kaynak nerde
boynumu boğdum doğurdum göğsümü
yok yok görmüyorum arkamı önümü
çağırmıyorum kimseyi saçlarımdan çekip vursun duvara başımı
kanımla kirletmesin terimle temizlediğim duvarı
utanır saklarım çingeneler terkederse kırları
eğri ve de büğrü ıslak ya da kurak kim bulacak yolları
döneceksen geriye duvarı silen yol damarda akmalı
hayretiniz yetmiyor şüpheniz yoruluyor bu bendeki sabra
şaşmayın siz unuttukça hayattasınız ben yolcuyum andıkça
gevezeliğimden değil bu sözler seslerin yolculuğundan
bellediğim sözcüklerin yeşerme zamanından
küçük bir kızım henüz onüç
sizin beni anlamanız pek mi güç
Süleyman Sahra
Süleyman Sahra şiirleri