Eski Zaman Rakıcıları....
Bizler,
eski zaman rakıcılarıydık
fasl-ı muhabbetin
âşina kiracılarıydık
karafaki sürahide sevda yüzdürür,
pilakiye çatal atar,
zülf-i yar`e şiirler yazardık...
`Ağır` başlardı gece
hünerli ellerin okşadığı
bir tambur eşliğinde
`haddimizi aşan` sohbetlere dalardık
`ittihat-terakki` yokuşundan sapar,
`derin devlet` sokağından çıkardık....
Zaman yiterdi tambur sesinde
ne dün dün olurdu, ne bugün bugün
`geçti sevdalarla ömrüm,
ihtiyar oldum bugün` diye
inlemekteyken tambur,
yan masadan bir sedâ ;
`eline sağlık üstad,
dilşâd olasın her gün`..
üstad`ın gözleri mahmur.....
`Dem` tutma vaktine gelindiğinde
ekşimsi kokusunda meyhanenin
bir zülf-i yar belirirdi
kuytu köşelerinde yüreklerin
`Yar,
zülf-i yar
sen bi-vefa, bi-haber,
ben mahzun, ben ketum,
ben ağyar....
Zülf-i yar ; eski yangınlardan bir kor,
Zülf-i yar ; her gönülde rengarenk olur..
Zülf-i yar ; yıldızlı gece
Zülf-i yar ; beli ince
Zülf-i yar ; zemheride bir serçe.......`
Dedim ya,
bizler eski zaman rakıcılarıydık
kimbilir kaç Zülf-i yar`in
rüzgarlara savurup
harcadıklarıydık....
(Kalem Kaçamakları)
Dergahcı
Dergahcı şiirleri