O Ayrı

ah şu ayrı diye nitelediklerimiz var ya,
ne oluyorsa onlar için oluyor
ben bi tanesine kapıldım, o ayrı...

bak etrafına... bak bi kere daha!
gün olacak, o insanlara bakarak ağlayacaksın.
seyredeceğim ağlamanı, uzaktan
hani hep korkarak da olsa seni seyrettiğim yerden

kimse seni görmeye alışık değil, o şekilde
ağla bakalım ağla
görürüm herkesi oralarda, çekinirler,
gelemezler yanına...
bak etrafına... bak bi kere daha!
sinirin gözlerinden kanasın
gücün varsa, kalk yerinden
gel, sök gönlümü içimden
ağlamalarının içine kat
beni bırak
bırak da seyredeyim ağlamanı, uzaktan
seyredeyim gözlerinden kanayan ihanetlerini
kendimi arayayım içlerin de

bi kız çocuğunun getirdiği çiçeklere sevin
al ellerine onları, solsunlar
çocuk ağlasın, sen ağla
bu durum da kesindir göz yaşlarım
içime akarlar...

geçiyor akşamlar sessiz
vuruyorum kaldırımlara kendimi
o,
bunu,
yapmamalıydı diyorum.

bi kız çocuğunun getirdiği çiçeklere sevin
al ellerine onları
göz yaşlarını okut onlara,
ve üzerindeki notu oku!
acıların harflerle yaratılmış itirafını oku

`Hani deminden beri karşında oturuyorum ya,
hani deminden beri ağlamanı seyrediyorum ya,
bak bakalım bi daha yolun karşısına,
seni seyrettiğim yere...
beynimden akan kanları görecek misin?`

aşk da ne eksiğim vardı van gohg dan
tutkularım beni sarı sıcak bi boşluğa götürdü
ve ateşledim belimde ki makineyi şakağıma yaslamış bi vaziyette
oysa, her yol seninle parise çıkacaktı.