Mektup Özlemi
Yürekler sıkıntılı
Bellekler bezgin ve yorgunken
Yerle gök arasında hani
Sıkışıp kalmış gibiyken
Ansızın bir yerlerden
Birileri gelecek gibi
Birileri huzursuzlukları
Sevinçli kılacak gibi
Beyaz atlı süvariyi bekleyen
-hepte dünya güzeli-
Bir masal kızı gibi
..ve ne zaman
...ve nerden
...ve kimden
Gelecek bilmeden
Bekleriz mektupları...
Bekleriz sürünürken koşarken
Çılgın güneş beynimizi yakarken
Uyku gözlerimize özlem ile çökerken
Kalkar kalkmaz `mıntıka`ya koşarken
Bekleriz `uygun adım` sayarken
Ter kokar,postal kokarken
bekleriz imgelerimizde
bekleriz kışlanın her yerinde...
mektuplar yazarım dostlara
Mektuplar gelir dostlardan
Fakat gelmez bir türlü
O gizli özlemle beklenen..
II
Sevgili
Bu dizeleri yazarken
sen uyuyor olacaksın belki
Ben gece (2/4) nöbetindeyim
Uykulu gözlerim bakışlarınca ağır
Belki de duymayacaksın
Ama açılırım hani
Sana askerliği anlatayım hadi.
Askerliğin en berbat
Fakat en güzel yanı
Hep düşündürmesidir insanı
Düşünceleri yıpratsada askeri
başkaca geçmez kışlada zamanı
III
Sabahları sporla başlanır her güne
Duyulan anlamsız bir isyandır eğitime
Oysa benliklere işlenen sabırdır,özenle
Boşalır öfkeler verilen her solukla..
Hafta sonları iple çekilir
Tekdüze günler boyunca
Benimse en korkulu düşümdür oysa
Gün deviniminden soyutlanınca
Bir türlü giysilerini giyinmez gece..
IV
Derin ve serin bir gecenin
Lacivertiyle kaplı nöbet yerim
İlk kez görüyorum böylesini
Gökte bir karpuz dilimi gibi
Öyle güzel,öylesine kırmızı ki ay
Gözlerime doluyor bakışlarınca
Birden usuma geliyor.Seviniyorum
Sana gelmem için kalmış iki ay.
V
Bir ağustos günüydü
-Sonuna doğru ayın-
`Arazi olup` seni düşündüm bütün gün
Askerde günler öyle uzundurki,bilsen
Ama o gün öyle çabuk battı ki gün
Elimde değil baş kaldırdım doğaya
Böylesi günde hiç kısaltılırmı gün.
VI
Akşamlar erken iniyor ağustosta Tokat`a
Bir kaç günlük konuk sanırken güneşi
Ansızın ala karanlığı ile iniyor gece
Bir sevince başlamasıdır askerin gece
Akşamlarla pekiştirilir dostluklar
Akşamlarda hem azalır hem çoğalır
Sevgililere duyulan özlemler.
VII
Seni seyrediyorum lacivert gökyüzünde
Parçalanarak bir yıldız kayıyor Samanyolu`nda
Saçlarının savruluşu sanki lodosta
Yakamozlar göz kırpıyor sanki Boğaz`da
Seni her anımsadığımda
En olmaz şeyleri kuruyorum kafamda
Vermekle almanın uyumunu düşündüm de
Değil mi ne güzel olurdu yaşam
Almak isteğimiz baskın olmasa..
VIII
Nöbetim bitecek,bir kaç dakika sonra
Ne çabuk geçti seninle olunca gece
Herkesi öyle derin özledimki bu gece
Bir anam
bir babam
birde sen
Birde sen ve kardeşlerim
-canım kadar sevdiklerim-
Ayrılık zor,özlemse yaman işkence...
Mektuplar yazarım dostlara
Mektuplar gelir dostlardan
Niye gelmez bir türlü,anlamam
O gizli özlemle beklenen
IX
Severim mektup yazmayı
Severim mektup almayı
Yazarım kışlanın her yerinde
Koğuşta, eğitimde,nöbette
Yasakları çiğnerken duyulan heyecanla
Yazarım,seviyle,sevgiyle, özenle
Çokluk duyulan özlemle
Bazen köpüren isyanla
Daha yazamadığım mektuplarımı..
X
Tokat`tan derin gelmekte ezan sesleri
Bir türkü söylüyor nöbetçilerden biri
Öyle yanık ve de içli bir sesi varki
başlıyor yüreğimde ilk gün kü sızı
Tutukevinin solu ışığında tutuklu biri
Dayamış pencereye başını sevdalı gibi
Öyle merak ediyorum ki
Ne yazar günlüğüne tutuklu biri
(Ne yazar sevdiğine tutuklu biri)
XI
Yaşam tutkum baskın bu gece
Bilmiyorum kalır mı?
Birazdan ay buluta girince
Bir anamdan
bir babamdan
bir de senden
Bir de senden beklediğim mektup gelince..
Ne askerlik ne uyku tutamıyacak beni
Bakışlarını üzerimde duyduğum gibi
Dolacak birden bire yüreğim
Dolacak birden bire sevinçle
Bekliyorum seni bir tükenmez ümitle...
23,08,1981 /Tokat/Avcı Taburu
Metin Yaltı
Metin Yaltı şiirleri