Hoşgeldin

Hoş geldin,
Beni tanımak içinse gelişin
İçimde saklamam bir şey
Varsıllığım göründüğümce...
Yetmedi değil mi?
Üzülme, çok zenginim ben
Umutlarımca...?

Hoş geldin

I

Hoş geldin
Nedir aradığın?
Beni tanımaksa amacın
Zengindim umutlarımca
Dostlarım olmadan önce
İyi/kötü kazanırdım bir şeyler
`Sevmek paylaşmaktır` diye
Paylaştık ne varsa
-Allah için-
Sevinçlerimi paylaştılar,
Coşkularımı da dostlarım.
Acılarımı paylaşan yalnızlığımdı
Sıkıntılarımda
Yanımda karım vardı...
Pek bir şey kalmadıysa da geriye
Hoş geldin yine de
Bu yorgun yüreğimde
Geç kalan dostlar için sakladığım
Sevgiyi paylaşalım seninle
Al dostum bir sana
Bir sana...

II

Hoş geldin
Nedir ki aradığın?
Hoş geldin ya geç kaldın.
Artık yoksulluğumca zenginim
Sana verecek, ne bir dilim peynirim
Ne de üç tek zeytinim kaldı
Her şeyim ortadaydı
-İnan ki dostluk adına-
Her kes, her şeyimi aldı.

Hoş geldin
Hoş geldin ya geç geldin?
Kırk yıldır beklemekteydim seni
Geç kaldın; kırk yıllık dostum benim
Kusuruma bakmazsın artık
Boşaldı dağarcığım
Her şeyimi dostlarım aldı
Sana vereceğim
Bir yüreğim vardı
Onu da.............

III

Hoş geldin
Kırk yıldır beklediğim
Geç kalsan da hoş geldin
Geldin ya ne getirdin?
Aç yüreğini
Bir tutam sevgi uzat
Hoş görü göster hele,
Dök dağarcığın orta yere
Sevgi ver, merhamet de
İçtenliğini gönlünce
Sevinçlerin senin olsun,
Zenginliğinde ..
Varsa derdin, kederin
Onları paylaş benimle

Hadi kırk yıldır beklediğim
Hadi kırk yıllık dostum,
Geç kaldın ya hoş geldin yine de
Bir anlam katmaksa amacın yaşama
Koy yüreğini orta yere...
Çekinme.

Sevgi Türküleri
İzmir
14,05, 2000