bazen aşk gider
BAZEN AŞK GİDER
Bazen aşk gider hayatta gider ardından. Siz terk edildiğiniz yerde öylece kalakalırsınız. Bir sabah uyanırsınız ki gözünüzü açtığınız ömür sizin ömrünüz değildir. Aynada tek parça görünen bedeniniz, aslında lime limedir. Nefes diye içinize çektiğiniz, parçalanmış aşkınızın cam kırıklarıdır, ölmeyip uyandığınıza her sabah lanet edersiniz.
Bazen aşk gider önünüzde bir kadeh rakı, küllükte bir ölüm dolusu izmarit öylece bakakalırsınız arkasından, kulağınız hiç çalmayacak telefondadır. Zaman dursun, saatler geçmesin istersiniz. ?tanrım n'olur gerçek olmasın, n'olur güneş doğmadan geri dönsün, teninde başka tenin kokusunu getirse bile dönsün yeter ki, hiçbir şey sormam ona, bu geceyi hiç yaşanmamış sayarım, unuturum, yeter ki âşık olmasın?? dersiniz.
Bazen aşk gider ve siz yıllardır içinizde yaşadığınız yürekten valizler dolusu anılarla kendi yalnızlığınıza taşınırsınız. Eliniz varmaya varmaya boşaltırsınız dolapları, çekmecelerden çıkan her giysi parçaları onunla geçirdiğiniz anların tarihiyle ağırlaştıkça ağırlaşır. Onun kollarında geceler boyu cennet uykularına karıştığınız yatak utancından bakamaz yüzünüze. Doğmamış bebeğin yerine koyup büyüttüğünüz cam önündeki menekşe, yapraklarına kondurduğunuz veda öpücüğündeki hasrete büker boynunu. Valizlerinizi kapı önüne yığıp, yüzünüz sırılsıklam, son bir sigara için koltuğa yığılırsınız. Gidiyorsunuzdur işte, aşkınızı kendi ellerinizle bir başka aşka teslim edip, ömrünüzü onun ömrüne, hallerinizi onun hayallerine, sevdanızı onun sevdasına ekleyip?
Bazen aşk gider ve adresi değişir evinizin, sesinizin tonu değişir, yüzünüzün rengi, yatağınızın sıcaklığı, yemeğinizin tadı, uykularınız değişir ve rüyalarınız? Her akşam açıp girdiğiniz kapıdan başka bir sevda giriyordur artık her gün oturduğunuz koltukta o bakmaya doyamadığınız gözlerin ışığında başka bir sevda oturuyordur şimdi.
Yıllardır evinizde ağırladığınız, masalarına konuk olduğunuz, hayatlarını paylaştığınız dostlarınızın kahkahaları arasına bir başka ses karışıyordur artık. Gözlerinize alışık duvarlar bile çoktan kabullenmişlerdir yokluğunuzu. Her gece uyuduğunuz yastığa bir başka sevda kokusunu bırakıyordur. O öpmeye kıyamadığınız dudaklarda başka sevdanın adı vardır.
Bazen aşk gider ama ÖLÜM gelmez bir türlü, ne yapsanız da öfke duyamazsınız, giderken bir kibrit aleviyle ateşe verdiği ömrünüzün alevleri içinde eriyip giden yüzünüze, silinip giden kokunuza, kül kokan yüreğinize dönüp bakmayan o sevdanıza? Anlarsınız aşktır bu, öfkeyi bir türlü yurduna kabul etmeyen, vefasız bir unutuşa kurban olsa da solup yitmeyen. Hayattan soğutup, size ÖLÜMÜ özleten. Ölü bir bedende canlı kalmakta direnen anlarsınız aşktır bu?
Ahmet Evder
Ahmet Evder şiirleri