Belki Yarasıdır Birbirinin Ayrılanlar
Alevdir ağızda dil sözcükler yanar
Neylesen anlatılmaz çekilen acı
Yürek parçalanır can darmadağan
Taşar bir damla gözyaşına
Kan seli bir çığlıkla yıldırımlar savurur
Zaman suratına çarpan beton bir duvar
Susar saatlerin çanı
Yanarsın zındanın ışımaz
Ne bir tek düş- ne de anı
Taşımaz vurgun yürek taşımaz
Yere göğe sığmayan kederi
Yaşarken öldürür insanı
Yüreğe saplanan yâr hançeri...
Ey yarası bağrında dağlanan yetim yürek
Şimdi ağla ağlamanın vaktidir
Hiç bir söz anlatamaz ahını
Ne desem yalan
Tökezleyip düşmüşsün dipsiz uçurumlarda
Ayrılık doğmuş ufkundan
Kimsesizsin- ıssızsın
Hangi kapıyı çalsan kilitli
Filizkıranlar dalamış çıvgalarını
Darmadağınsın işte
Belki yarasıdır birbirinin ayrılanlar
Belki de hiç bir şeyi
Artık ne dost kalınabilir ne düşman ne sevgili
Çünkü çıkaramaz bunlar yürekten kanatan hançeri
Ağızda alevdir dil- sözcükler yanar gider
Dağların gazel dökmüş yitirmiş şarkısını
Kalmışsın işte
Yuvası tütsülenmiş bir tilki gibi
Nacâr
Kar altında
Ve ayrılıklarda yağmalanmış gençliğin
Orada
Bir başına ölmek istersin
Bilirsin ağlamak isyan etmek boşuna
Yürekte açılan çatlak
O gelse de kapanmayacak
Başka yolu yok
Bir düş gibi silin git
Bu sevgisiz ummanda yit
O bulamasın seni
Ve bütün köprüleri yık geçtiğin yollardan
Arayamasın seni..
Ağustos-94
Adnan Durmaz
Adnan Durmaz şiirleri