Darmadağın
Başka gülüşlerin arkasına yaslanmış hayatımız
Geri veremiyor artık bize hiçbirşeyi
Karanlığı yırtan ışıltılı yüzlerimizden
Bir zamanlar bir dostun omuzlarında unuttuğumuz
iki damla gözyaşı kalmış sadece
Ah nerede o çalar saatler!
Sonra içki şişeleri,gelişigüzel atılmış bir çarşaf,gece ağlamaları...!
Darmadağın olmuş bir yaz var şimdi bakışlarımızın dantelinden yapılma
Hani bir sahil akşamında bırakıvermiştik yüreğimizi
bir balıkçının oltasına?
hani tüm hayatımızı düşlerimizin ilmeğinden geçirerek örecektik son günümüz bile olsa
Hepsi hepsi tükenmiş bir baharız,
Ölü bir yanılsamayız artık birbirimiz için
Hayvanlar gibi çekildik kuytumuza kendi yarattığımız akşamımızda
Mağaralarımızda ne dolunayın ışığı var artık,
Ne de çocukluk resimlerimiz asılı duvarlarımıza
Rengarenk boyalarımız bile simsiyah artık...
Bir zamanlar tamamen yenilenir gibi,
yeni bir hayata başlarmışçasına giydiğimiz
kolonya kokan laciverdi bayramlıklarımız
Şimdi kokuşmuş bir çorap gibi atılmış ortaya
Zaten ne kalıyor ki geriye
Bir sabun köpüğü gibi uçarcasına
geçirdiğimiz günlerimizden?
Ne kalıyor geriye fotoğraf albümlerimizden?
Geriye limandan uzaklaşırken yelken direğine
ölü martılar takılan kırık dökük bir gemi kalıyor yalnızca!
Ne yazık yağmur altında öpüşmemişsin hiç!
Denizin dibindeki çakıltaşlarına dokunurken
uzaklardaki bir sevgili hiç aklına gelmemiş
Dokunmamışsın hayata elindeki plastik eldivenlerle
Hep uzak durmuşsun biryerlerde seni çağıran çivi gibi denizlerden
Hiçkimselere elletmemişsin som altından tenini
Gerçekten hissetmenin girdaplarında
kaybolmamış uçucu ve ayrık bilincin
Şimdi ne zaman uzak bir yere gitsen,
Hep gerilerde yaşanabilecek ama ıskalanmış anıların
seni beklediğini sanıyorsun
Yaşam sana uzaklardan el sallıyor umarsız
Sen çaresiz elvedalara sığınıyorsun!
Ekim-99
BOLU
Emre Durma
Emre Durma şiirleri