YakınTarih

sene 1946

Süremedim toprağımı
toprağımdan sürüldüm

sene 1957

sıkıldı canım sürgünden
sıktım canını, sürenlerin
Sibirya`dan çıktım yola
geri geldim...evimdeyim

sene 1985

Ha babam de babam
çökmüş sistem...gani mal
Ha babam de babam
Ye anam ye
filde kelle....farede mafya
kes babam kes
nasıl olsa çoktur
tıka basa doldur
Ha babam de babam
Ye anam ye

şut çektim sesenbeşe gitti girdi doksana

Fare file kafa tutar
Fil umursamadan bakar
`Filin içi silme saman
Fare orda cirit atar`

sene 1990 aylardan...Ay...

Fare fazla gezinir
Filin midesi bulanır
`Fareleri temizlemenin
bir yolu olmalıdır!`

sene 1990 aylardan bir başka...Ay..

`gacur gucur paletler
Ah...şu tanklar ne şirin şeyler...`
Dedi, Fil
ve dizdi caddelere kocca gidik Tankları,
Aslan yürekli Fareler
siperler kazdı....

sene 1990 aylardan temmuz

Baba seni sürgün edenler,
beni de sürerler mi?
Baba sana asi diyenler
bana da derler mi?
Baba Sibirya nerede?
Anne....
Anne.............annee!
babam nerede?

sene 1991 (Filin aklına ana fikir gelir)

Koymayayım taş üstünde taş
Koyayım baş üstüne taş!...

sene aynı sene ay farklı ay

Kahvaltıda füze var
Öğlene tanklar çıkar
geceleri izli mermiler
ne de güzel renkler saçar!

sene yine o bildik sene (artık ayları attım çöp sepetine)

savaş tabiki durmuyor
hiç bir masalın sonu gelmiyor
destanlar boşuna değil
umut, tükenmek bilmiyor

ve kameralar ölümüne
ölümün resmini çektikçe
ağıtlar boşuna değil
azrail kol geziyor!

sene bu sene ay bu ay gün bugün an şimdi

Nart`lar demişler ya:
`bir çeçen eksik, iki çeçen fazla!`
kele dönmüş yurdumda
didişip durmaktayım!...

anlayacağınız:
başıma taşı dikemediler daha
hayattayım!