Öyle bir aşktır ki yaşanan asudelik?
Üç bin dokuz yüz on altı rakımının zirvesinde
Haziran sıcağında, güneşin zevali yokladığında
Erciyes dağının doruklarında ki kar hiç erimez
Suskunluğunun derinliğindeki sevdalara kadar
Aşk onun en vazgeçilmez kronik müptelasıdır
Ona kavuştuğu her an hazanda baharı yaşatır
Ayazda sıcağı, ağustosta serinliğin hazzındadır
Kanatlarının tüneklerinde hep sevdaları yaşatır
Öyle bir aşktır ki yaşanan asudelik meşk hazzını
Dalga, dalga yayar eteklerinden tutunan aşkları
Ondan geldik, yine ona döneceğizi idrak ettirerek
Öyle bir resital sunar ki ayarı aşk kokusu olandan
Dağın bir adı Ali dağ, diğer dağın adı Hasan dağdır
Erciyes dağı, bu dağları kuşatan, sevdaların adıdır
Bu üç dağ birbirine yakınlığıyla tanınırlar hal diliyle
Fevkalade hikâyeleri vardır bu mübarek diyarların
Yaklaştıkça onlara, seni kuşatır adeta habersizce
Bırakır seni melalinde ki derinliğine aşkın enginliğine
Anılarının zenginliğinde tefekkürün zindeliğini sunar
Enaniyetin sahiplendiği aşkın mana fakirliğini anlatır
Mustafa Cilasun
Mustafa Cilasun şiirleri