Hüznün Islaklığı
Hüznümü ıslatan göz yaşlarım mıdır, 
Kaybolan masumiyetim mi yoksa...? 
Sırça köşklerde beslediğim sevgim nerede şimdi...? 
Yozlaşmış tutkularımda kaybolan kimliğim midir, 
Aşkın ardı arkası gelmez arayış ve sapışlarında...? 
Yoksa gri tonlara bulanan siluetim mi..., 
Bu bildik ben içindeki bilmedik ben... 
Ve derin bakışlarımın derinliklerindeki serzenişlerim...? 
Geçmişim ne bir özlem barındırır ne de geri dönüşler. 
Hüznüme kaynaklık eder tek bir de muamma benliğime 
Kanayan yaralarım çoktan kapandı lakin 
Yaraya kan düşmeyi görsün bir kez 
Tövbekar değilim tekrar sevmeye 
Aşkı da reddedemem tümüyle 
Ama şöyle daha usturuplu sevmeli insan 
Tepkisel değil de şöyle 
İçeriğince ilkesel olmalı.... 
Ve bir kapı açık kalmalı daim 
Başka yaşamlara dalma imkanı barındıran 
Özde sorgulamalı kendini insan ve bu mümkün olmalı 
Ön yargılardan uzak, özle barışık 
Ve sınırsız... 
Aşkla ateşlenen bir birliktelik 
Sevgiyle perçimlenmeli 
Ve saygıyla yücelmeli 
Sağlam zeminlerde ayakları yere basmalı her an 
Sonra dengeli olmalı aşk özünde 
Aldığı kadar vermeli en az 
Ve bu alıp vermeler özveriden uzak 
Tümüyle gönülden olmalı 
Ve en güzel anlarda bile 
Bir kapı açık kalmalı daim 
Başka yaşamlara dalma imkanı barındıran.... 
 
Bağlılıklar ayrılıklarla güçlenir ya da ayrılıklarla çözülür gider 
Bağımlılıktan uzak bir bağlılık 
Ayrılıklarla mümkün olur ancak 
İhtiyaçtan çok özlem barındırıyorsa bir ayrılık 
Ne mutlu... 
Yoksa mutlak ihtiyaç mutlak bağımlılık içerir 
Ve bağımlılıktan ibaretse bir birliktelik 
Ne hazin... 
 
Her şeyi değiştiren zaman 
Değiştirdi beni de elbet bilinçli ya da bilinçsizce 
Direndiği noktada tutarlı 
Tutarlı olduğu noktada dirençli oluyor insan 
Ve akıp giden zamana inat 
Değişim kıskacında değişmemek idiyse de ki niyetim 
Belki de kaybetmediğim tek şey, samimiyetim..... 
 
(İstanbul,26,04,1999)
Gökhan Öktem
Gökhan Öktem şiirleri
 



