Zamanla Vals
Hey asılsız zaman 
Nasıl da vefasız çıktın 
Adını hiç bilmediğim yerlerde 
Ve hiç verilmemiş bir randevuyu bekler gibi 
Hep seni bekleyip durdum... 
 
Yaşarken bilmez idim neden yaşadığımı 
Nereden gelip nereye gittiğimi 
Bilmekte istemezdim doğrusu 
Kaldıramayacak idiysem bir gerçeği 
Ve hazır değildiysem ben, ben değilken karşılaşmaya 
Bilinmezliğe sığındım kendi öz dünyamda ki 
Ey en yüce bilge 
Ey en asılsız mahluk 
Ve ey en kart orospu; zaman 
Artık biliyorum ben de 
Her şey bir sende güzel, acı da sevinç de aynı kervanda yolcu 
 
Hep bir anlam arayıp durdum akıp giderken bir sana tutunarak 
Amaçlar edindim ufkum çapımda belki biraz daha büyüğünden 
Direndim zorbaya dim dik, eğildim şefkatle önünde iyiliğin 
Ve hep sorguladım tüm bildik bilmedik beni 
Anlatmaya ne hacet 
Zaten bilirsin sen de beni benden de iyi 
Fakat, ben de elbet bilirim, bilirim seni bir o kadar 
Bunca birlikteliğimiz var; yoldaşım, yol arkadaşım 
Sen değil misin o doymak bilmeyen mahluk 
Sen değil misin o uslanmaz hırsız 
Tanrının verdiğini yüzsüzce her an çalan 
Ve ardında 
Çakıl taşları gibi bir yıkıntı bırakan 
Sen değil misin o en şuh orospu 
Kim bilir daha böyle kimlerin kanına girdin 
O sonsuz boşluğunda kainat sallanırken 
O herkese, ilk yaz gibi taze gelen koynuna 
Kim bilir benden başka daha kimleri soktun 
Ey sonsuz eksenine şehvet saçan fahişe 
Kırıta, kırıta ağını daha kimlere ördün... 
 
Ama ah neyleyim ki, 
Her ne kadar bilsem de senin çirkin yüzünü 
Varlığıma ölçüsün, 
Birliğim sana muhtaç 
Bir cebri müşterekte 
Senin koynun bana ev 
Ve nasıl olursa olsun 
Evim yuvamdır benim, ben evimi severim.... 
 
(İstanbul,23,02,1999)
Gökhan Öktem
Gökhan Öktem şiirleri
 



