Umuda Öykünüş
1- Umutsuzum dedi genç ihtiyar. U-mutsuzum
Daha hayatının baharında olmasına bakmadan
Gün ola harman ola sözüne aldırmadan
Damarlarında bir bahar tazeliğinde akan ve geçen zamana inat sonsuz bir devinimle çağlayan
Umut ırmağına ?bir kayadan zümrüt bir denize dalarcasına' dalmadan, haykırdı genç adam: umut-suzum...
Yararınlar diye bir kavram yok ne zamandır bu hastalıklı ruhun derinliklerinde...
Umut bırakırken yerini umutsuzluğa siliyor yaşama ait belirtileri de sanki tek kalemde
Diye ekledi sonradan
Oysa ki, istediği tek şeydi yaşamak:
?Bir ağaç gibi tek ve hür
Ve bir orman gibi kardeşçesine'
Fakat ne orman olabilmişti geçmişinde ne bir ağaç, ne de ağaç dalından bir sap olabilmişti bir baltaya...
Ve şimdi sapı ağacında, baltayı yerinde bırakmış haykırıyordu...
U-mut-suz-um...
...................0000.....................
2- Dikti gözlerini ufka ihtiyar genç
Vakit tamamdı. Dayadı sırtını kayalıklara
?kuruldu guruba karşı son demlerini keyfince'
Çekti alabildiğince vücudunu bir aziz sevgili gibi okşayan rüzgarı ciğerlerine
?Yaşamak bu' dedi
Süzdü ışık demetlerini göz siperlerinde, el verdi ruhunu guruba bir dem
?Yaşamak bu' dedi
Hissetti mavinin her tonunu gittikçe yaklaşan, yaklaştıkça uzaklaşan dalgaların deviniminde
Ve titredi bir an karşısına dikildiği doğanın haşmetiyle
?Yaşamak bu' dedi
Kapadı gözlerini bir an ve topladı güllerini anı bahçelerinin derin ve mesut bir gülümsemeyle
?Yaşamak bu' dedi
Ve son kez yaslandı kayalıklara, hissettikleri karşısında kas katı kesilmiş vücuduyla bir kaya gibi...
?Yaşamak bu' dedi
Ve dikti gözlerini umuda, umudun sonsuzluğuna
?Bedeni ağırlığını yitirmiş, beyni düşünme yetisinden uzaklaşmıştı'
Var la yok arasında bir tanımsız boyutta, bir an bile sürmeyen sonsuz bir zaman aralığında
Tüm benliğini duyumsayarak
?İşte yaşamak bu' dedi
Ve ihtiyar genç kurtularak bedenini sımsıkı kavrayan kayalıklardan bıraktı kendini hiç bilmediği uzak ama mutlak umutlara
Ve süzülürken umut sonsuzluğunda haykırdı ilk ve son kez...
?Umut her daim umuttur güneşin doğduğu yerde
Mesele, içimizdeki bir kıvılcımı güneşe dönüştürebilmekte
Yani yürekte...'!
?Var olan tek şey bu' dedi...
(İstanbul, Kasım 1998)
Gökhan Öktem
Gökhan Öktem şiirleri