Bir Duvara Dönüşüyor Hayat
Bir duvara dönüşüyor yeniden hayat
içimde bir gülün koptuğunu görüyorum dalından
üstelik kan kırmızı, üstelik nar tanesi yüreğim
ve sonyaz rüzgarları esiyor, eylül ve bağbozumu
fırtına bir kızı sürüklüyor kar ve kış gibi
senin gideceğin oluyor soğuk gülüşün mevsimi.
Dağların devrilişi de böyledir / büyük olasılık!
Çünkü depremler sessiz ve haince gelir ya
kıyametin geldiği nereden bilinecek yoksa?
Gülüşünü bile özledim kent mi burası, yol mu?
Ben yine göçmeliyim, büyük ve hüzünlerle
kıyı kentlerine nasıl sığarım okyanus başlarında?
Gel-git ve yaprak dökümüdür bu rüzgarlarda
sıcağın yüreğimi durdurduğu yazsonu günleri
ben bir beşinci mevsim yorgunuyum ya yollarda
hep eylüllere sakladım göçmeyi ve kalmayı
son gülen neyime gülsün, o eski yitirmişlerden
bir ben kaldım, bir de sen gittin ya yitirdim yine.
Çocuklar gibi aşk serüvenleri yaşamak da gülünç
sevginin sonsuzluğuna bırakamadım kendimi
sen tutuklu bir sevgiliydin ben o eski hancı
yolgeçenlerde bir kapıyı tutuyorum sanki
mahzenlere kitliyorum kan şarabı içsin diye
şu yüreğim / durmayı da öğrenecek sonunda.
Hayat bir toprak parçasına dönüşecek böylece
ben yüreğimi çarpacağım duvarlara şak(aşk) şak diye.
Kemal Gündüzalp
Kemal Gündüzalp şiirleri