Sen Susun, Ben Yoksul

I.
ey! dinleyin, beni, ey
ah! sokağın, ellerin, zamanın aşkına
bir yol tanıyın ona da
biliyor çünkü, o, gerçeği, O, biliyor
sloganını yüklenmiş ellerine sokağa cüret ediyor

II.
her acı sahibinden menkuldur
gün döner, sığınılacak bir ten mutlak bulunur
vurulmayı hakeden biri, işte, odur
bu hep bunu bilen olur
ol sebepten, felaket tellalı olmalı
mermiyi yatağında aramalı
yürüyüş kolları misali, susmamalı

III.
o, seviyor seni
abluka altında, Kızılay`da dahi haykırabilir bunu
varoşlar arka mahallesidir delikanlıların,
dile, ortak etsin seni öfkeli gecelerine
yüreğini polis barikatına sürtsün ha sürtsün de
iste/sen,
bana/mısın, demeden, ona olmadığını bilsin

IV.
başka ne`der bilinmez
bilinen, şehrin duldasında bir nefes dinlenir
kuzey rüzgarları ölüm esmektedir
irkilir
bir zaman newroz ateşine seyr eder
soluklanır
dağdan yıldız kaymaktadır
yoksulluğu kaderi bilecek
halkının razı`sına rıza göstermeyecektir

V.
bahçe kapısına omuzbaşları yüklenir
yoksulluğu suretidir, barikata yönelir
ses olur sokağa dikilir,
yürüyüşte kortej olur, mitingde ses aracı
bir pankarta meyl olur, çıtada derman olur
yüksel oturmalarında susar, ha susar
seni de tutar omuzbaşından, eyleme koşar
mitingde yağmur çok olur, sen su olursun
Hipodrom`dan Tandoğan`a yürüyüş kolları çok olur